ÖGG Özel Güvenlik Yasası
18 Mart 2015 günü Kocaeli Milletvekili Haydar AKAR ve milletvekili arkadaşları tarafından; “özel güvenlik görevlilerinin sgk primleri, özel güvenlik görevlilerinin maaşları, özel güvenlik görevlilerinin yıpranma ve fiili hizmet zamları, özel güvenlik görevlilerinin kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmemesi” ile ilgili olarak TBMM’ye Meclis Araştırması açılması talebinde bulunmuşlardır.
Ülkemizde 2004 yılında yürürlüğe giren 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun’la kamu kurumları, firmalar, havaalanı, hastane, alışveriş merkezleri, otobüs terminalleri, Üniversiteler, gibi bir çok yerde istihdam edilen özel güvenlik personeli sayısı hızla artmaktadır.
Emniyet Genel Müdürlüğü verilerine göre; Özel Güvenlik faaliyeti için izin verilen şirket sayısı 1.300, Özel Güvenlik Eğitimi veren kurum sayısı 557, kendi güvenliğini sağlamak üzere özel güvenlik izni alan yer sayısı 61 bin, sertifika alan Özel Güvenlik sayısı 1 milyon 60 bin, Özel Güvenlik Kimliği alan görevli sayısı 600 bi, mevcut Özel Güvenlik Görevlisi sayısı da 200 bindir. Yine Emniyet Genel Müdürlüğü verilerine göre Özel Güvenlik Görevlisi olmak için sınava giren kişi sayısı 1 milyon bu sınavlarda başarılı olan kişi sayısı da 650 bin gibi ciddi rakamları bulmaktadır.
Rakamlar bu sektörün büyüklüğünü ortaya koyarken istihdama yaptığı katkı da ciddi orandadır. Ancak buna rağmen kıdem tazminatı, özlük haklarının düzenlenmesi, yasadan doğan yetki karmaşası, eğitimleri konusunda netliğin sağlanamamış olması gibi bir çok faktörden dolayı özel güvenlik sektörünün sorunları giderek artmaktadır. Mevcut yasayla Özel Güvenlik şirketleri eğtim konusunda yetersiz kalmakta daha çok işverenin çıkarını gözetmektedir. Çünkü güvenlik görevlilerinin çalışma prensibi belirlenmemiş, ücret konusu açığa kavuşturulmamıştır. Eğitim ve denetleme konusundaki eksiklikler mesleğin kalitesinin düşmesine neden olmaktadır.
Özel Güvenlik Görevlileri günde 12 saat çalıştırılmakta olup SGK primleri, asgari ücret ağırlıklı ödendiğinden ileri yaşlarda emekli olmaları halinde düşük emekli aylığı ile karşı karşıya kalmakta, kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmemesi, yıpranma hakkı denilen fiili hizmet zamlarının olmaması gibi nedenlerle büyük zorluklar yaşamaktadır. Uzun çalışma saatleri ve işten çıkarılma korkusuyla yapılan fazla mesailer nedeniyle dikkat bozuklukları yaşanmakta, asosyal kişilik bozuklukları yaşamakta bu da çalışma biçimlerine de yansımaktadır.
Yukarıda belirtmiş olduğum sebeplerde göstermektedir ki bu dev sektördeki kangren olmuş sorunlar için biran önce tedbirlerin alınması ve yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi önem arz etmektedir. ” gerekçelerini sunmak suretiyle TBMM’ye Meclis Araştırması açılması talebinde bulunmuşlardır.